21 Ağustos 2014 Perşembe

Bir değişik haller




Bir günü bir gününü, hatta saati saatini tutmayan bir ruh hali içindeyim nedense birkaç gündür. Regl olacak olmamdan mı bilmiyorum ama bir an hayat o kadar boş geliyor ki, hayatta hiçbir şeye yaramadığımı, boş yaşadığımı, mutsuz ve çirkin olduğumu düşünüyorum, sonra bir an yaşamak ne güzel diyorum, planlar yapıyorum, mutlu hissediyorum. Şu an mutsuz hissettiğim bir ruh halim var. Bomboş yaşadığımı hissediyorum, hiçbir şeye yaramadan, katkım olmadan, sadece tüketen bir asalak gibi hissediyorum. İstediğim hayatı yaşayamıyor olmak, bu rutine, bu işe tıkılmış olmak canımı sıkıyor. Bahçeli bir evim olsa, ekip biçsem, hayvanlarla içiçe olsam diye hayaller kuruyorum sürekli. Ama her sabah uyanıp bu odaya tıkılıyor, oynamam gereken role bürünüyor, maskelerle yaşamaya devam ediyorum. Maaş günü aldığımız tüm maaşın ev kredisi, araba kredisi, kredi kartları ve vergilere gitmesi beni deli ediyor artık. Bir hamster tekerleğinde dönüp duruyoruz. Çalışıyor olmamızın sebebi istediğimiz gibi yaşamaksa, neden istediğimiz gibi yaşayamıyoruz? 

Dün tüm gün bloglar arasında gezindim, sürekli okudum. Dilediği gibi yaşama imkanı bulmuş insanlara imrendim. Öyle bir kısırdöngüdeyiz ki, yaşamak için para kazanmak zorundayız, para kazanmak içinse çalışmak, çalışıp para kazanıyoruz ve kazandığımız paranın bir kısmını devlete vergi olarak ödüyoruz, 10 yıllık ev kredisi olarak ödüyoruz ve geriye kalan parayla ancak karnımızı doyuruyoruz. Yaşam nerde peki? Dilediğimiz, mutlu olduğumuz şeyleri yapmaya ne zamanımız ne de paramız kalıyor. Haftasonu bir yere gitmek istesek bile paramız olmuyor. İşten eve gelip yemek yiyoruz, sonra tv, internet ve uyku. Ne dilediğimiz gibi bir evde oturabiliyoruz, ne dilediğimiz yerleri gezip görebiliyoruz, ne bizi mutlu eden şeyleri yapabiliyoruz. Peki kime çalışıyoruz? Ne için çalışıyoruz? Emeklilik hayalleri için mi? Peki emekli olduğumuzda dilediğimiz şeyleri yapabileceğimiz sağlığımız olacak mı? Yoksa o zamanlar da hastane kuyruklarında mı pinekleyeceğiz? İşte o zaman yaşayacağımız hayal kırıklığının sorumlusu kim olacak? 

Bu çarktan bir çıkış yolu var mıdır bilemiyorum, ama kendi açımdan baktığımda çözüm bulamıyorum ve sıkılıyorum. Ruhumun gelgitleri fazla bugünlerde. Cem Yılmaz'ın dediği gibi belki, hallerim var :)

*Görsel buradan.

5 yorum :

  1. Valla ben de aynı senin gibi düşünüyorum.
    Ne zaman istediğimiz hayatı yaşayabileceğiz ya da yaşayabilecek miyiz?
    10 yıl sonra belki hayatta bile olmayacağız ama 10 yıl boyunca o kredi taksitlerini ödeyeceğiz ve bu süreçte hayatı hep erteleyeceğiz, yapmak istediğimiz şeylerde para hep bir engel olacak, dediğin gibi emekliliği görsek bile istediğimiz gibi yaşama ihtimali yüzde kaç?
    Peki biz neden en güzel yaşlarımızın tadını çıkaramıyoruz?
    Hayat hiç adil değil. Kimileri göklerde uçarken kimileri yerlerde sürünüyor, kimileri de bizim gibi ne ölüyor ne de yaşıyor :(
    Ben de en az senin kadar halliyim, regl olmama daha çoook olduğu halde :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı çarkın içindeyiz işte Burcu :(
      O son satırdaki "çooook"dan bir anlam çıkarmalı mıyım bilemedim. Yoksa başka durumlar mı var :)

      Sil
    2. Hehee :) Başka bi durum yok yaa yeni oldu bitti o yüzden öyle dedim :)

      Sil
  2. Birebir aynı durumdaymışız.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...