Annem öldü. Bugün tam 1 ay oldu. Yoğun bakımda 2 ayını doldurduğu gün kaybettik. Sürekli bir sorgulama halindeyim. Neden böyle oldu, başka bir şey yapılabilir miydi, başka türlü olsaydı sonuç değişir miydi, nereden bulaştı, etrafındaki hiç kimse neden etkilenmedi, gerçekten bu virüs mi onu bu hale getirdi, ihmal var mıydı. Biliyorum bunları sorgulamak hiçbir işe yaramayacak ama elimde değil. Hayatım eski ritmine dönemeyecek şekilde değişti. Aklımın arka planında sürekli çakılı kalan annemin gasılhanedeki hali. Nerede olursam olayım, ne yaparsam yapayım silinmeyen bir fotoğraf.
Hareketli, durmak bilmeyen, çalışkan bir kadındı annem. Muhtaç olmadan, fazla yaşlanmadan ölmek istiyorum derdi hep. 95 yaşındaki dedeme bakıyordu yıllardır. Muhtaç olmadı, fazla yaşamadı.
Tek mutlu olduğu yer, bomboş bir arsayken aldığı, yemyeşil yapıp ortasına prefabrik bir ev yaptırdığı bahçesiydi. Günlüklerini bulduk okuduk. Benim cennetim burası yazmış. Bahçeye her gittiğimizde yakınındaki mezarlıktan geçerken beni buraya gömün derdi. Orada yatıyor şimdi.
Sabahları uyandığımda gerçek mi bu yaşadıklarım yoksa rüya mıydı karmaşası. Hastaneye yattığı tarihten itibaren süren bir kabus. Her gün hastaneden haber beklemek, günden güne değişen, bir iyileşen bir kötüleşen sağlık durumuyla alt üst olan psikolojimiz. Ve son günleri... Gün içinde kötü haber vermek için tekrar arayabilirim, hazırlıklı olun diyen doktorlar. Her çalan telefondan korkmak, her telefonla kalp ritminin değişmesi... Öldüğü gün, hastaneye gidişimiz, defnetmemiz, ben değil de başkası yaşamış gibi.
2 ay... Çoğu zaman uyutuldu biliyorum ama kendine geldiği anlarda ne düşündü, acı çekti mi, yalnızdı hep, göremedik, elinden tutup geçecek diyemedik, destek olamadık. Ses kaydı doldurduk ablamlarla, hemşirelere verdik, son zamanlarında dinlettiler bizi. Duydu mu dediklerimizi, algıladı mı, bilmiyoruz.
Ben nasılım? İçimden bir şeyleri koparıp almışlar gibiyim. Çoğu zaman istesem de ağlayamıyorum, bazen de tutamıyorum kendimi sel gibi boşalıyor içim.
Şeker portakalından bir alıntı göndermişti ablam.
-Acılarım kaç gün sürecek Portuga?
-En fazla 40 gün.
-40 gün sonra geçecek mi?
-Hayır alışacaksın.
Başın sağolsun güzelim. Mekanı cennet olsun. Allah sabır versin
YanıtlaSilBaşınız sağolsun. Çok üzüldüm yazdıklarınızı okuyunca. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun. Hülya
YanıtlaSilCanım Kitapsız Kedi'm.... Çok sık aklıma geliyorsun, dua ediyorum, güç ve sabır diliyorum, sana kaç defa yazmak istedim yazamadım ama aklımdasın bil isterim.....
YanıtlaSilUmarım.. iyi kelimesi anlamsız geldi ama umarım devam edecek gücü bulmuşsundur, az da olsa toparlamışsındır. Kalbimdesin, hazır olunca yaz olur mu.. Deprem nedeniyle de geçmiş olsun dilerim.
SilBaşınız sağ olsun çok, çok. Çok.
YanıtlaSilahhh başın sağolsun kitapsız kedi...ben de benzer muhasebelerden geçtim hala da geçiyorum, acaba doğru mu yaptık, eğri mi yaptık. Şöyle mi yapsaydık, böyle mi. Allah sabırlar versin sana ve ailene.
YanıtlaSilÜzgünüm.
YanıtlaSilmerhaba duymuştur sizin sesinizi emin olun benzer bir olaya şahit olmuştum başınız sağ olsun 40gün sözü gerçek
YanıtlaSilBaşınız sağolsun... Allah sabırlar versin...
YanıtlaSilNe diyeceğimi bilemiyorum. Sabırlar dilerim.Size ve anneciğinize tüm kalbimle dua ediyorum. O yattığı yerde sizde yaşarken huzur bulun güzel anılarınız aklınıza gelsin hep inşallah.
YanıtlaSilBir önceki yazını okuduğumdan bu yana hep iyi haber vereceğin yeni yazını beklemiştim. Ne diyebilirim ki. Tüm kelimeler,cümleler senin hissettiklerinin yanında öyle anlamsız ki. Sabır diliyorum sana. Başın sağ olsun.
YanıtlaSilBaşın sağ olsun Kitapsız Kedi, Allah rahmet eylesin. Senin ve geride kalanlarının gözünden bakılınca elbette çok zor ama annenin gözünden de bak, erken de olsa kendi cennetinde tamamlamış hayatını annen. Günün birinde hepimiz ölmüş olacağız. Lütfen bir an önce hayata dönmeye çalış. Sevgiler.
YanıtlaSilArada bakıyordum buraya haber var mı diye. Başınız sağolsun, yattığı yerde huzur bulsun!
YanıtlaSilBu yorumdan çok sonra, 7 Ocak 2014 tarihki yazınıza yaptığınız bir yorumu okudum " baş sağlığı" ile ilgili, sonra da ben yazmış mıyım diye baktım ve yazmışım :( Kusura bakmayın!
SilSonra da etimolojisine baktım merak edip. "Başın sağalsın, acın iyileşsin." demekmiş.
Çok üzüldüm.Allah rahmet etsin sizlerede sabır versin . hayat çok zor o boşluk hiç kapanmayacak.Alışılıyor mu hala babamı düşündüğümde gözlerim doluyor.
YanıtlaSilBu yazıya rastlayana kadar sizi tanımıyordum. Şimdi tanışıyoruz. Çünkü bütün annesiz kızlar yaşları ne olursa olsun aynı acı ile büyüyorlar.
YanıtlaSilMekanı Cennet olsun annenizin.
Başınız sağ olsun, 40 günde alışıyorsun diyenlere inanmıyorum, her geçen zaman alışmayı geçtim daha fena hissettirmekte yokluğunu, canım yanıyor hala, hala....
YanıtlaSil