12 Nisan 2016 Salı

Dönüş




7 aylık bir aranın ardından yeniden merhaba. Başlaması en zor yazım bu olacak sanırım. Nerden başlasam, nasıl anlatsam... Sınava hazırlanma sürecini, her yazımda bahsettiğim karanlık, stresli dönemi sen de biliyorsun be blog. Buraya yazmadığım, yazamadığım, yazmak istemediğim, hatta hiçbir şey yapmak istemediğim 7 aylık süreçte neler yaptım. Tahmin ettiğiniz üzere sınavı kazanamadım, daha doğrusu kazandırılmadım. Detaylara fazlaca girmek istemiyorum. Bir sürü şaibenin olduğu, bir sürü kişinin hakkının yendiği "ülkem sınavlarından" biriydi işte. Haksızlığa uğrayan ilk kişi değilim, son da olmayacağım, biliyorum. Davamı açtım, umudum olmasa da bekliyorum işte. 

Uzunca bir dönem uykusuz, sonrasında sürekli uyuyarak geçirdiğim, hiçbir şeyden zevk almadığım, mutlu olamadığım bir dönemdi yazmadığım dönem. Hayatımda içtiğim alkol toplamını bu süreçte fazlasıyla aştım. Votka ve ekürileri olan vişne, portakal, mandalina favorimdi. Şu aralar  gecelerimi rüyalar aleminde geçirmemi sağlayan, beni olan bitenlere karşı sanki başkalarının hayatlarıymışçasına uzak tutan, oldukça umursamaz ve "amaaan banane ya" dememi sağlayan bir antidepresan kullanıyorum ve uzunca bir süre kullanmaya devam edeceğimi düşünüyorum. Benim gibi rüya görmeyen, görse de hatırlamayan biri için uyur uyumaz başlayan ve birbiri ardına devam eden, yüzlerce rüya görmüş ve hepsini de yaşamış gibi yorgun uyanmamı sağlayan ilginç bir ilaç kendisi. 

Kimseyle paylaşmak istemediğiniz, paylaşamayacağınız şeyler oldu mu hayatınızda? Gerçi neyimizi tam olarak paylaşabiliriz ki başka biriyle? Ne kadarını anlayabilir, ne kadarına ortak olabilir? Hayalkırıklıklarının, çaresizliklerin, umutsuzlukların, yılgınlıkların dışımıza yansıyan parçalarına tanık olmaktan öteye gitmiyor aslında paylaşılan.  Zaman zaman açtım blogumu, ama ilk cümleyi yazamadım bir türlü. Yazılarınızı okumadım, hatta kitap bile okumadım uzunca bir süre. Yeni yeni kitap okumaya başladım. 

Hiç tanımadan beni merak eden, yorum bırakan birilerinin olması ne güzelmiş. Ve Ayşegül... Mektupların ve çooook değerli hediyelerin için sana ne kadar teşekkür etsem az. İyi ki varsınız. Kısacık bir başlangıçla da olsa yeniden burada olmak güzel. 

15 yorum :

  1. Yapma be Kitapsız Kedi. Oysa hile mile, senin kazanacağından emindim ben. Bu yüzden antidepresan kullanacak hale gelmene daha da üzüldüm. Umarım açtığın davayı kazanırsın.
    Geri gelmene çok sevindim yine de. Umarım yavaş yavaş keyfin neşen de yerine gelir. Sevgiler kocaman.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de emin olamasam da bu kadarını beklemiyordum açıkçası. Yazılarını okuyamadım, epey birikmiştir. Çekirdek içlerini biriktirip hepsini birden yemek gibi olacak benim için :) Sevgiler Küçük Joe.

      Sil
  2. Dikili'ye gel, hadi bu hafta sonu.
    Birlikte içelim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vay vay... Dikili mi? İyi fikir aslında ama bu aralar haftasonları yoğun geçiyor. Düşüncesi bile iyi geldi aslında :)

      Sil
  3. Bu uzun aranın ailevi bir sağlık problemi nedeniyle olduğunu düşünmüştüm. Geçmiş olsun, hak yerini bulsun. Hoşgeldiniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Hani mim yapacaktık :)

      Sil
    2. Ödevini erteleyen öğrenci misal yazamadım bir türlü. Bu haftasonu yazacağım umarım:)

      Sil
  4. Oldukça sık geldin aklıma, fazla deşmek dürtmek istemedim çünkü bazen insan sadece kendisiyle başbaşa kalmak istiyor. Bazen de böyle düşünüp aramayıp sormayınca o insandan kopuyorsun ama :( Zor bir denge.. Senin geri gelmene çok sevindim, iki satır da olsa yaz, insana iyi gelir, insanı sağaltır yazmak..
    Kış kötü geçmiş, benim için de çok parlak değildi ama bak göreceksin, her inişin bir çıkışı var hayatta ve bu inişler ne kadar dikse, çıkışlar da o denli yüksek oluyor. tecrübeyle sabit.. Göreceksin, yavaş yavaş dağılacak bulutlar.
    Hak yiyen sonunda öder, olmadıysa ya senin için hayırlı değildir ya da daha iyisi olacaktır, unutma..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım öyle olur Ceren. Çok teşekkür ederim.

      Sil
  5. yazılarını özlemiştim hoş geldin kitapsız kedi! :)
    sınav sonucuna ben de üzüldüm ama kendini hırpalamak da hiçbir şeyi çözmüyor sonuçta o yüzden blog sayesinde hep birlikte evrene pozitif güzel enerjiler yollayalım onlar bir şekilde yine bizi bulur. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşbuldumm :) Ben de özledim buraları. Dediğin gibi benim üzülmem hiçbir şeyi çözmediği gibi, kimsenin umurunda da olmuyor. Kendimi hırpaladığımla kalıyorum. Ama keşke her şey elimizde olabilse, keşke üzülmücem dediğimizde gerçekten üzülmemeyi başarabilsek.

      Sil
  6. Sınav sonucuna takılmayın derim. Hayat devam ediyor. Ülkemizde hele ki kamuda işler böyle yürüyor maalesef. 3 T Kuralı diyorlar buna. Talep, Takip, Tavassut (yani torpil) 2011 yılında benzer bir sınav süreci yaşadığım için biliyorum. Çok zor bir yazılı sınav aşamasını geçmeme rağmen mülakatta elediler. Üstelik sorulan 11 soruyu da doğru yanıtlamam rağmen. Dava açmıştım. Ama idari davalarda tek bir cümle her şeyi özetliyor. "idarenin takdiri" demişlerdi :)

    Sonradan birkaç yıl sonra kurumun başındaki kişiyle gidip yüzleştim. Niçin böyle haksızlık yaptıklarını açık açık sordum. Bu yüzleşmede şunu bir kez daha anladım ki "insanın ikiyüzlülüğü evrenseldir."

    Elbette insan üzülüyor. Bunca emek vermişsiniz, gece gündüz çalışıp hazırlanmışsınız ve sizin için tavassut edecek kimse olmadığı için ya da siz bu düzene bu çarka uymak istemediğiniz için kaybettiriliyorsunuz. Üzülmemek, hayal kırıklığı yaşamamak elde değil. Bu tür sınav haksızlıkları yapanları ilahi adalete havale etmekten başka çare yok sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kendime sürekli hatırlattığım şey şu. Haksızlığa uğrayan tek kişi ben değilim ve uğradığım bu haksızlık ülkemizin şu anki durumu için çok çok küçük bir haksızlık. İnsanlar hapse giriyorlar, seneleri ellerinden alınıyor hiç yok yere. Çok yakın zamanda çok sevdiğim amirimin görev yeri değiştirildi. Tanıdığım en adaletli, en dürüst, en çalışkan amirdi. Ceza verilmesine yeter sanırım bu özelliklere sahip olmak :) Ben bir sınavı kazanamamışım çok mu?

      Sil
  7. Dönüş yazını kaçırmışım ne kadar umudumu kestiysem artık :) Neyse önümüzdeki maçlara bakalım, hayat devam ediyor.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...