11 Haziran 2014 Çarşamba

Simitçi


İş yerimin girişinde bir simitçi vardı. Arabası olanlardan. Genç bir çocuk ve ayağı aksayan annesiyle nöbetleşe duruyorlardı arabanın başında. Çok değil, 20-30 simit, poğaça olurdu arabalarında. Bitirene kadar durur, sonra kapatıp giderlerdi. Simitimi her gün onlardan alıyordum, karşıdaki simit dükkanına rağmen. Simit dükkanında 75 kuruşa satılan simiti 90 kuruşa satmalarına rağmen, her gün 1 liraya simit alıyordum. Sonradan sohbet etmeye, durumlarını öğrenmeye başladıkça, en doğrusunu yaptığımı da anladım. Baba şeker hastası, inşaatlarda falan bekçilik yapıyor. Annenin ayağı sakat, bir dizi ameliyat olması gerekiyor, genç üniversite okuyor ama harcını bile yatıramıyor. Ve tüm geçimlerini bu arabadan sattıkları 30-40 parça simit, poğaça parası ve bekçilik maaşıyla sağlıyorlar.

Karşılarındaki dükkanda insanlar simit almak için sıraya girerlerken bu insanlar o dükkanı seyrediyorlar. Klasik bir hikaye oldu aslında günümüz için bu durum. Avm'ye karşı bakkal durumları. 

Bizim cebimizden çıkan günlük 15-20 kuruş bize bir kaybettirmez, ama bir ailenin geçimini sağlayabilir. Ne olurdu, karşıdaki dükkandan değil de bu simitçiden alsaydınız simitlerinizi. 

Simitçi dün arabasını sattı ve kapattı. Üzüldüm, aradım sordum. Kazanamıyorduk dedi. Başka şeyler bakacağız artık dedi. Üzüldüm. Gerçekten üzüldüm. 

14 yorum :

  1. Yarın çocuk işçiler günü için istanbulda toplantı yapılıyormuş,hiç haberim olmadı,olamadı...bizi birbirimizden habersiz bırakmaya ne zaman başladılar? Ekonomi boykotu varmış,ben de katıldım,maaşımız ile ay sonu zor getirirken bazen getiremeyip annemizden babamızdan borç alıp geçinirken,ev araba almayacağım:) kredi kartı kullanmadığımdan banka kredisine hiç bulaşmadığımdan ev ve araba almam hayal ama yine de hayalden de olsa almayacağım:) avmlerden alışveriş yapmayacağım.zaten yapamıyordum,kedi uzanamadığı ciğere misali boykottayım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vahşi kapitalizm bizi de vahşileştirdi işte Ayşe.

      Sil
  2. Ben de bakkalcıyımdır...bir şey mi almam lazım, hemen etrafımdaki dükkanlara bakarım, gider en küçük, en gösterişsiz olandan alırım.
    Simitçiye üzüldüm, halbuki onların sattığı simitler nedense hep daha lezzetli, daha çıtır gelir bana...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Herkes böyle duyarlı olsa, belki daha yaşanabilir olurdu dünya.

      Sil
  3. Simitçi için çok üzüldüm.O simitçi de evinin ihtiyaçlarını büyük marketlerden alıyordur mecburen bakkaldan daha ucuz diye...üç kuruşu hesaplamak zorunda kalıyoruz artık.Kendi menfaatlerimizi düşünmekten aç yatan komşumuzu, bakkalımızı, manavımızı, esnafımızı düşünemez hale geldik...Bireyselleştik, aslında bencilleştik...durum yalnız sen, ben olayı değil hepimiz öyle olduk.Malesef...Çok acı...:(

    YanıtlaSil
  4. Benim de her sabah ofise giderken önünden geçtiğim, simit alacaksam onu tercih ettiğim bir abla var. Bu abla benden şık, güzel, hayatında bir drama yok, en az benim kadar para kazanıyor... Hatta eşimle her sabah konuşuyoruz, bu ablanın işini yapmak lazım diye... Arada sohbet de ediyoruz, işlerin çok iyi olduğunu söylüyor, 11'de kapatıyor arabayı... 1.5 liraya boş simit satıyor, simir sandiviç 3.5 lira, bence soygun!

    Avm ve küçük dükkan kıyaslamasında bu fikre çok bağlı olmamı engelleyen bir şey var... Misal simitçi... Simit dükkanlarında simitler sıcacık, taptaze, sandiviç istiyorsan peynirleri daha kaliteli, domatesleri taptaze vs... Ben gidip de dükkandan alıyorsam, tercih sebebim bu oluyor...

    Kaliteli ürünleri, taze ve lezzetli olarak satan küçük işletmeler ise vazgeçilmez, o ayrı konu...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Simitin bir tanesinden 50 kuruş kazansa, o abla ne kadar kazanıyordur sence. Elbette dükkanlarda daha kaliteli, daha sıcak, daha çıtır. Ama yine de beni simit arabalarına iten şey, dediğim gibi o insanın geçim derdine küçücük de olsa katkım olması. Şimdi yine işyerimin karşısındaki simit dükkanından değil, bu sefer evimin oralardaki simitçi amcadan alıyorum simitimi, çantama koyup işyerime getiriyorum. Bu konuda duygusal bir yaklaşımım var kabul ediyorum :)

      Sil
  5. Eskiden her sbah ise giderken kucuck arabasiyla simit satan yasli bir dededen her sabah simit alirdim. Sonralardan o dedeyi bulamaz oldum, belki isi birakti belkide vefat etti. Simdi bu yazi aklima o dedeyi getirdi. O sogukta sabahlari beklerdi . Bende iki adim arkasinda pastane olmasina ve rejim yapmama ragmen her sabah o dededen alisveris yapardim. Sonralari gordum ki cok kisi ayni seyi yapiyor.
    Hollandadaki en sevdigim noktalardan bir tanesi adim basi alisveris merkezi goremezsiniz. Aslinda cok fazla alisveris merkezi goremezsiniz burada. Genelde tum dukkanlar kucuk butikler seklindedir. Diger Avrupa ulkelerine gore daha korunmus bu cok hosuma gidiyor. Bizde maalesef kucuk esnaf olmeye mahkum ama burada oyle olmamasi cok hosuma gidiyor
    Sevgilerimle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizler küçük yerlerden alışveriş yapmayı da, küçük insanları da sevmiyoruz heralde. Hep daha büyük arzusu işlemiş kanımıza. İhtiyacın olan kadarıyla değil, hep daha fazlasını tüketmek. Tamahkar, uzlaşmacı, mantıklı insanları da sevmeyiz biz. Asabi, atarlı, kabadayı olacak bize. Aynı başbakanımız gibi :) Lafın buraya nasıl geldiğini bile çözemedim ben, boşver :D

      Sil
  6. Ben de esnafciyim. Sabahlari da Kocabeyoglu pasajinda dukkanlarini yeni acanlara hayirli isler dilerim. Ayagimin ugurlu olduguna inanirim. Simitciye uzuldum. Umarim kimse boyle durumlara dusmez.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Avm'lerden vazgeçip esnafa dönmek zor gibi görünüyor. Üç kuruş daha ucuz diye büyük marketleri tercih ederken aslında kendimizi, birbirimizi bıçaklıyoruz.

      Sil
  7. Güzel ülkemden manzaralar..
    ama biraz da kendimize de sormalıyız soru.
    gidip starbakslarda midpointlerde löpür löpür kahveleri içerken avm'lerde , hiç düşünüyor muyuz
    kapitalizm böyle bir şey işte.
    almakla kalmıyor ; sürüklüyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir defa merakımdan oturdum bi kahve içtim, sonra tövbe ettim :D Ben şaşırıyorum açıkçası, nasıl oluyor da insanlar o starbuckslarda oturup bir kahveye 10 lira falan veriyor. Ben acırım bir kahveye o parayı vermeye :)

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...